Deneyimleyerek öğrenmek ve yetişkinlerin eğitiminde simülasyonların rolü:

Deneyimleyerek öğrenmek ve yetişkinlerin eğitiminde simülasyonların rolü:

Pilot olmak için gerekli sınavlardan en yüksek notu almış, eldeki tüm dokümanları okumuş bir pilot hayal edin. Bu pilot, uçak uçurmak ile ilgili her şeyi size anlatabilir ancak, kendisi pilotlukla ilgili hiç pratik yapmamış ise uçağın kokpitindeki ilk gününde, bu pilotun uçağına binmek ister misiniz?

Görürüm hatırlarım

Duyarım unuturum

Yaparım anlarım

            Çin atasözü

Bulguların grup olarak değerlendirilmesi ve ortak karar alma yetkinliğinin geliştirilmesi

Son 20 senedir internet sayesinde 21. Yüzyılda öğrenme çok farklı bir boyut kazandı. Kurumlar, öğrenme alanında gerçekleşen bu değişimi görmemezlikten gelemez. Nedir bu değişim. Aslında, yukarıda yazdığım Çin atasözü bu değişimi en iyi şekilde ifade etmektedir. Bugüne kadar yetişkinlerin eğitiminde kullanılan geleneksel öğretme yöntemleri; göstermek (PowerPoint slaytlar), duyurmak – anlatımı bol olan eğitimler – şeklinde yürümekteydi. Ancak, gelişen dünyada çalışanların, içinde bulunduğumuz rekabetçi iş ortamında kendilerini geliştirmeleri ve kariyer yolculuğunda en doğru seçimi yapmalarına imkân sağlamak için üçüncü yaklaşımın benimsenmesi önem taşımaktadır, o da yaptırmak. Yani, katılımcıların öğrenebilmeleri, benimseyebilmeleri ve davranışa dönüştürebilmeleri için yaparak öğrenmeleri giderek diğer yöntemlerin önüne geçmeye başlamaktadır.

Günümüzün; bilgi, teknoloji ve hız dolu ‘cesur dünyasında’ kurumlar, çalışanlarını yetiştirirken geleneksel öğrenme yöntemlerinin dışına çıkarak, performans ve deneyim odaklı metotları araştırmalılar ve olabildiğince kullanmaya gayret etmelidirler. Günümüzün teknoloji zengini ancak zaman fakiri çalışanlarının, kendilerine sunulan bilgileri ezberlemeleri yerine, bilgiyi, nerede nasıl kullanabileceklerini, uygulamalar yardımıyla deneyimlemeleri hem ilgiyi hem de öğrenmeyi artıracak bir yöntem olabilir. Bu yaklaşım yardımıyla, salt bilgi depolayan robotlar yerine kendi bakış açılarını sınayan, farklı stratejileri deneyimleyen ve farkları değerlendirip, uygun sentezi yaparak doğruyu, bulan çalışanlar; daha katılımcı, bilgili ve motive olarak işlerine sarılacaklardır.

Günümüzün algısı yüksek çalışanlarının yeni bilgi ve beceri kazanmalarına katkıda bulunabilecek önemli bir eğitim aracı var: bilgisayar ortamında kullanılan simülasyonlar.

Simülasyonlar yardımıyla iş dünyasını deneyimlemenin getirileri neler?

Öğrenme aracı olarak simülasyonlarla ilgili araştırmaların tümü, söz konusu araçların başarısına atıfta bulunmaktadır. Katılımcılara, bildiklerini ve öğrendiklerini uygulama olanağı tanıması, öğrenmeyi keyifli kılması, akılda kalıcılığı artırması, araştırmayı teşvik etmesi ve becerileri artırması başlıca faydaları olarak sıralanabilir. Peki, durum buysa ve de günümüzde internet bağlantısı ve teknoloji yaygın ve kesintisiz olarak temin edilebiliyorsa, simülasyonların yaygın olarak kullanımı neden Türkiye’de emekleme evresinde?

Simülasyonlarla ilgili birçok yanlış bilgi de var. Amerika menşeili, yakın tarihli bir araştırmaya göre yeni bir bilgi ve beceriyi öğrenenler için simülasyonların harika bir araç olduğunu göstermektedir. Simülasyonları eğitimlerde kullanan herkes de bu görüşe gönülden katılmaktadır. Ayrıca, simülasyonlar, bilgiyi pekiştirme ve öğrenilen bilgileri deneyimleme aracı olmanın ötesinde de fırsatlar sunmaktadır. Ancak, simülasyonlara, salt bu açıdan bakıldığında, 70/20/10 kuralının yani, öğrenmenin %70’i iş üstünden gerçekleşir, %20si başkalarından öğrenerek veya bir yöneticinin yönlendirmesiyle gerçekleşir ve son %10’da formal eğitimlerle gerçekleşir kuramından yola çıkarak, 10 ile ilgili bölümünü kapsadığı düşünülebilir. Ancak, gerçek bunun tam aksidir. Simülasyonlar, doğru bir şekilde tasarlanır ve aktarılırsa, başkalarından öğrenme kadar yeni bilgi ve becerileri kullanmaya da olanak tanıyan öğrenme araçlarıdır.

Dahası, simülasyonlar, katılımcının kendisini sınamasına ve deneyimleyerek öğrenmesine olanak tanıyan güvenli ortamlar oluşturmaktadır. Bu tip sanal ortamlar öğrenme ve tecrübe arasındaki boşluğu doldurmaya yardımcı olmakta ve özellikle, finans, muhasebe, üretim, lojistik, pazarlama, insan kaynakları, genel yönetim gibi kavramları ‘helikopter bakışı’ sunarak farklı birimlerin aldıkları kararların bütünü nasıl etkilediğini ve nasıl önlemler alınması gerektiğini öğretebilmektedir.

Yetişkinlerin öğrenmesinde temel bir gerçek: Yetişkinler keyif aldıkları zaman daha iyi öğrenirler?

Paylaşılan bilgi etkili olur.

‘İnisiyatif alma’ yetişkinlerin öğrenmesindeki bir gerçek ile bağdaştırılabilir: yetişkinler sorumluluk ve keyif aldıklarında daha iyi öğrenirler. Şayet, çalışanlar yaptıklarından keyif alırlarsa uzun süre, dikkatleri dağılmadan ve tam anlamıyla odaklanarak çaba harcarlar. Ayrıca, kullanılan simülasyonda belli kavramlar, farklı aşamalarda tekrarlanıyorsa o zaman kişi hem öğrenecek hem de uygulamadaki getirilerini değerlendirme olanağına sahip olacaktır. Sonuç, eğitime katılanlar işlerinin başına döndüklerinde öğrendiklerini içselleştirmiş olduklarından yeni becerileri ve bilgilerini kullanmak için daha hevesli ve gayretli olacaklardır. Sanal pazarlarda ve sanal şirketlerin yönetiminde söz sahibi olunca ‘inisiyatif alma!’ dürtüsüyle, keyif alma ve heyecan, sıkıcı ve gereksiz gibi görünen ‘eğitim’ kavramının önüne geçecek ve öğrenme ve öğrenilenlerin kullanımı artacaktır.

Diğer eğitim metotlarına karşın simülasyonların avantajları neler?

Simüle edilen durumlar sayesinde katılımcı düşüncesini daha net ifade eder ve sonuca olan etkisini görür.

Öncelikle, katılımcıların sonuç alabilmeleri için bir dizi eylemi yerine getirmeleri gerekmektedir. Hâlbuki geleneksel eğitim yöntemlerinde katılımcı dinleyerek, okuyarak veya pasif katılımla öğrenmeyi gerçekleştirilmeye çalışılmaktadır. Buna karşın yetişkinlerin öğrenmesinde en temel etmen deneyimlemek olduğundan kişinin bulunduğu durumu kendisi deneyimlemesi, aldığı kararlarının sonuçlarını görmesi, öğrenmeyi artırmakta ve öğrenilenlerin kalıcılığını pekiştirmektedir.

Diğer bir artısı ise simülasyonlarda katılımcıların yapacakları hatalar öğrenmeyle ilgili tecrübenin pekişmesine katkıda bulunur. Diğer bir deyişle, alınan kararların sonuçları şirket için ve çalışanlar için yıkıcı olmayacaktır. Bir örnek verecek olursam, bir fabrikanın kurulma aşamasında yapılacak yatırım sonucu satılabilecek üründen daha fazla kapasiteye sahip fabrika kapasitesine yatırım yapılacak olursa, gerçek hayatta bu düzeltilemeyecek olumsuzluklara neden olabilir. Ancak, simülasyonlarda yapılan bu yanlışlardan ders çıkartılır ve ne şekilde yanlışın, doğruya dönüştürülebileceği yine deneyimlenerek öğrenilir. Böylece, katılımcı yaptığı hatalardan ders çıkararak ilerler ve gerçek hayatta karar alırken dikkat edilmesi gerekenleri öğrenir. Sonuç olarak kişi simülasyonda öğrendikleri sayesinde şirketinde daha az hataya yol açacak ve maliyetleri veya gereksiz israfın önüne geçmek için kullanılacak yöntemleri belirleyebilecektir.

Üçüncü avantajı, simülasyonlar; tutarlı, ayrıntılı ve anında geribildirimde bulunabilirler. Doğru tasarlanmış simülasyonlarda süreç boyunca, belli aşamalarda katılımcılar bilgilendirilir ve gerekli düzeltmeleri yaptıktan sonra ilerlerler. Ayrıca, ciddi hatalar yaparlarsa anında verilen geribildirim sayesinde hatalar düzeltilir ve simülasyondan kopmaların önüne de geçilir. Anında verilen geribildirimlerin en iyi yanı, öğrenilen doğruların anında devreye sokulmasıdır. Hatayı deneyimlemek de yetişkinlerin öğrenmesinde önemli rol oynayan bir etmendir.

Ve diğer bir avantajı da simülasyonlar öğretirken aynı zamanda da keyifli olması ve rekabetin etkisiyle heyecana yol açmasıdır. Bu alandaki faydayı kısa bir örnekle açıklamak isterim:

Şirket içerisinde duyurularınızda eğitimleriniz pazarlarken keyif ve heyecanı öne çıkarabilirsiniz ve ‘sıkıcı’, ‘zaman kaybı’, gibi, katılımcıların eğitim denilince akıllarına gelen düşüncelerin önüne geçmiş olursunuz. Şöyle bir düşünün, çalışanlarınıza göndereceğiniz eğitim davet yazısında katılacakları eğitimde girişimci olarak kendi şirketlerini kuracaklarını ve söz konusu şirketi belli bir süre, rekabetin yoğun olduğu bir ortamda, idare edeceklerini yazsanız alacağınız tepki sizce nasıl olurdu? Şirketlerde çalışanların hep merak ettikleri ‘acaba kendi şirketimi kursam nasıl olurdu?’ sorusunu da yanıtlamalarına olanak tanıyacağınız bir eğitime katılıyor olmak, eğitimle ilgili algılarını sizce nasıl şekillendirir?

Simülasyonların kullanım alanları

Bahsettiğim faydaların yanı sıra simülasyonlar şirketler tarafından çok farklı alanlarda da kullanılmaktadır. Bazıları:

  • Satış ekiplerine finans parametrelerini öğretmek
  • Liderlik programının bir bölümünde veya programın sonunda katılımcıların öğrendiklerini sınamak ve sertifikaya hak kazanmaları için
  • Pazarlama ekiplerinin finans, üretim, satış, insan kaynakları yetkinliklerini artırmak için
  • İşe alımda adayların yetkinliklerini sınamak için
  • Birimler arası veya şirketler arası bilgi ve beceri yarışmaları için
  • Bayi toplantılarında bayilerin bilgi ve becerilerin artırmak için
  • Lansman toplantılarında katılımı artırmak ve bilgilendirmek için
  • Yıl başı satış toplantılarında ekipleri motive etmek için

Yukarıda paylaştığım başlıklar simülasyonların kullanabileceği alanların sadece birkaçıdır.

Özetle, ne olursa olsun simülasyonlar son derece faydalı öğretme araçlarıdır. Ancak, günümüzün; sabırsız, talepkâr ve hırslı öğrencileri için rekabet ortamı yaratabilen simülasyonlar çok daha etkilidir. Bu tip simülasyonlar, salt öğrenme aracı olmaktan çıkıp katılımcıların birbirlerinden öğrenmelerine katkıda bulunan ve aynı zamanda eğlenmelerini de sağlayan araçlardır. Böylece, katılımcı, diğer eğitimlerde olduğu gibi ne zaman ara vereceğiz ya da ‘hocam bugün erken çıkabilir miyiz?’ sorularından uzaklaşıp zamandan bağımsız olarak eğitime odaklanabilecek ve öğrenme süreci daha etkili olacaktır.

BTO Eğitim ve simülasyonları:

BTO, 2004 yılından itibaren Türkiye’de ve çevresindeki ülkelerde simülasyonla eğitimleri farklı sektörden farklı yetki düzeyindeki katılımcılarla paylaşmaktadır. BTO’nun kendi bünyesinde geliştirdiği Türkçe simülasyon eğitiminin ismi BİLGİMUS’dur. Ayrıca, merkezi Amerika’da bulunan Innovative Learning Systems firmasının simülasyonlarının Türkiye ve civar ülkelerdeki distribütörüdür. Şirketlerin simülasyonlardan faydalanması için eğitmenin deneyimi ve simülasyona hakimiyeti birincil öncelik olduğunu iyi bilen BTO eğitmenleri kullandıkları tüm simülasyonların tasarımından uygulanmasına kadar rol almışlardır. İki veya 2,5 günlük programlar şeklinde yürütülen simülasyonlarda katılımcıların simülasyonların içerisinde yer alan bilgilere erişim ve bilgilerin tanımıyla ilgili sorularına yanıt verebilen eğitmenler sayesinde simülasyonların öğrenme potansiyeli ortaya çıkabilmektedir. ‘Simülasyonun içerisinde var’ yaklaşımını benimseyen eğitmenler nedeniyle simülasyonlar katılımcılar tarafından yeterince anlamlı olmayabiliyor. BTO, bu durumun üstesinden sistemli eğitmen yetiştirme programıyla gelmektedir ve katılımcıların beklentilerine yanıt verecek yaklaşımı deneyimli eğitmenleriyle başarmaktadır.

BTO simülasyonları hakkında daha fazla bilgiye www.btoegitim.com adresinden ulaşabilirsiniz. Ayrıca, [email protected] adresinden simülasyon destekli eğitimlerin eğitmeni Erhan İmamoğlu ile yazışabilir veya 0533 666 7924 no’lu telefondan kendisini arayarak ayrıntılı bilgi alabilirsiniz.

Önceki Yazılar

Abone Ol